Meyve aşığı bir anne babanın kızıyım. Çocukken babamla pazara günde 2 kez çıkardık, önce sebze turu sonra meyve turu için. Aynı alışkanlıkla olmazsa olmazlardandır meyve benim için. Ölçüm de yoktur alırken, hepsini yiyebilirim zannederim, eşim de her seferinde abartmıyor musun der :) Her mevsim meyve olmalı hayatımda yoksa eksik hissederim. Çocuklarım da eşim de, benim kadar düşkün değiller ama meyveye. Ancak hazırlanmış, soyulmuş, doğranmış servis edilirse de hayır demezler. Gerçi hazıra kim hayır der ki değil mi :) Hayatlarına renk katmak için değişiklik yapıyorum bazen, meyveyi yedirmek yerine içirmeyi deniyorum :) Bu akşam da pazarda böğürtlenleri görünce aklımdan muzla karışık milkshake yapmak geçti. Meyve oranını biraz abartmışım sanırım, rengi beklediğimden de koyu oldu😊 Ama gerçekten meyve içiyor gibi hissediyor insan😍
Malzemeler :
☆ 1 kg böğürtlen
☆ 3 adet orta boy muz
☆ 6 top vanilyalı dondurma
☆ 4 su bardağı soğuk süt
☆ 2 yemek kaşığı toz krem şanti
☆ 2 paket toz vanilya
Yapılışı :
♤ Bütün malzemeler geniş bir kaba konup blenderla pütürsüz olana dek iyice karıştırılır. Tadı yetersiz gelirse bu aşamada biraz bal veya pudra şekeri ekleyebilirsiniz.
♤ Servis bardaklarına arzuya göre önce ahududu veya çikolata sosu dökülüp üzerine milkshake konur ve buzdolabında biraz dinlendirilir.
Afiyet olsun 😊
Not: Bu ölçülerle resimdeki bardaklardan 5 tane çıktı hemen servis için + kalanı da 1 lt.lik kavanoza koydum yarın için :)
26 Ağustos 2015 Çarşamba
Böğürtlenli milkshake
25 Ağustos 2015 Salı
Fındıklı kurabiye
Mis kokulu bir kurabiye yaptım bu akşam. Evimin içi buram buram kavrulmuş fındık kokuyor şu an. Sözü çok uzatmadan hemen tarife geçmek istiyorum, güzel demlenmiş çay ve ablamın hoşsohbeti bekliyor kurabiyelerimizle birlikte 😉
Malzemeler :
☆ 100 gr tereyağı
☆ 1 çay bardağı pudra şekeri
☆ 1 paket vanilya
☆ 1 yumurta
☆ 3 çay bardağı un
☆ 1 cay kaşığı kabartma tozu
☆ 1,5 çay bardağı ince çekilmiş fındık
Yapılışı :
♤ Oda ısısındaki tereyağ ve pudra şekeri birlikte yoğurulur.
♤ Kalan diğer malzemeler de eklenerek kulak memesi kıvamına gelene kadar yoğurulur. Yarım saat kadar buzdolabında dinlendirilir. (Resim 2)
♤ Arzu edilen şekil verilerek yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizilir. Vakit varsa bu şekilde de buzdolabında dinlendirilir. Yoksa da sorun değil. (Resim 3)
♤ Önceden ısıtılmış 175° fırında altı kızarana dek yaklaşık 15 dakika kadar pişirilir.
Afiyet olsun 😊
18 Ağustos 2015 Salı
Limonata
Yazın, sıcağın yoğun günlerini yaşıyoruz hep birlikte. Kış da yapmıştı kışını bu yıl, yaz da yapıyor sıcağını. İnsanoğlunda her duruma bir çare var tabi ki. Yazın çok sıcak olursa eğer, serinlemek için limonata yapar içeriz biz de. Bu hafta iki gündür dışarlardaydık mecburen, sıcağı iliklerimize kadar derinden yaşadık yani. Teog yerleştirme sonuçları açıklandı; umarım bekleyenlerin gönlüne göre sonuçlanmıştır; yeni okulumuzu gezmeye görmeye tekrar gittik biz de. Sıcaklardan nasibimizi aldıkça da ev yapımı serin mi serin limonata hayaliyle avunduk. Küçüklüğümden beri yapar olduğumuz klasik bir tarife portakal ekledim bu kez farklı olarak. Yapım aşamalarını fotoğraflayamadım ama :( Denemek istediğim farklı tarifler de var, onları denerken detay fotoğraflarım :)
Malzemeler :
☆ 4 adet limon
☆ 1 adet portakal
☆ 1 su bardağı toz şeker
☆ 2 lt su
☆ taze nane
Yapılışı :
♤ Limon ve portakal yıkanıp kurulandıktan sonra dış kabukları incecik rendelenir.
♤ Rendelenmiş kabukların üzerine toz şeker eklenerek tahta kaşıkla veya elle iyice harmanlanır.
♤ Limon ve portakalın suyu sıkılarak karışıma eklenir ve şeker eriyene dek iyice karıştırılır.
♤ Kontrollü olarak, tadı ve ekşiliği damak tadınıza uygun olana dek su eklenir. Arzu ederseniz biraz daha şeker veya su ekleyebilirsiniz.
♤ Yıkanmış taze nane yaprakları da eklendikten sonra, soğuması ve tatların birbirine karışması için buzdolabında bekletilir. En az 1-2 saat, vaktiniz varsa 1 gece dinlendirilir.
♤ Temiz bir tülbentten veya ince delikli süzgeçten süzülen limonata artık servise hazırdır.
Afiyet olsun 😊
15 Ağustos 2015 Cumartesi
Arnavut böreği
Her türlü kıymalı börek zaafımızdır ailecek. Tabi ki elde açma olması özellikle tercih sebebimizdir. Bu aralar Balkan mutfağından gidiyorum hazır, bugün de bu böreği denedim. Test edildi, onaylandı ve geçer not hatta övgü aldı tat ustalarımdan 😉 O zaman Boşnak böreği hamurumu kruvasan poğaça gibi açıp havuç dilimi gibi kesip pişirdiğim tarifime geçiyorum.
Malzemeler :
Hamuru için;
☆ 1 su bardağı ılık su
☆ 1 tatlı kaşığı tuz
☆ 3 su bardağı un
İçi için;
☆ 300 gr kıyma
☆ 1 orta boy kuru soğan
☆ tuz
Arasına sürmek için 150 gr tereyağ
Yapılışı :
♤ Ilık su, un ve tuz karıştırılarak yumuşak bir hamur elde edilene kadar iyice yoğurulur.
♤ Hamur dinlenirken kıyma kavrulur. İnce doğranmış kuru soğan ve tuz da eklenerek kavrulan soğan, ılıması icin kenara alınır.
♤ Hamur önce 2'ye, sonra her bir parça 10'a bölünür. Toplam 20 eşit beze elde edilir. Her bir beze merdaneyle tatlı tabağı büyüklüğünde yuvarlak açılır. Arasına erimiş tereyağ sürülerek 10 kat üstüste dizilir. Resim 2'deki gibi hazırlanan 2 tabak yarım saat kadar dinlendirilir.
♤ Dinlenen hamur tabaktan alınır, kenarlarından yavaş yavaş çekilerek ezmeden tepsi büyüklüğünde elde açılır. Yağlanmış tepsiye kenarları biraz sarkıtılarak yerleştirilir. Resim 3'teki gibi üzerine kavrulmuş kıyma harcı dökülüp eşit bir şekilde yayılır.
♤ Diğer 10'lu yuvarlak da aynı şekilde elde açılarak harcın üzerine kapatılır. Kenardan sarkan hamur bükülerek üzerine kapatılır. Arzu edilirse resim 4'teki gibi ortası su bardağıyla, kenarları bıçakla havuç dilimi şeklinde kesilir. Kesilmeden de pişirilebilir, servisi kolay olsun diye ben böyle tercih ettim.
♤ Önceden ısıtılmış 180° fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 30-40 dakika kadar pişirilir. (Resim 1)
Afiyet olsun 😊
12 Ağustos 2015 Çarşamba
Lutenitsa sos
Kışlık hazırlıklarıma Balkan mutfağından soslarla devam ediyorum şimdilik. Bir önceki tarifimdeki ajvar sosu beğenince, yakın lezzetteki lutenitsa sosu da denemeye karar verdim. Yaptığım bir dizi araştırmadan sonra lutenitsa sosun, soğansız ajvar sosa arzuya göre sirke ve havuç eklenerek hazırlandığını öğrendim. Tarif neredeyse aynı bir öncekiyle yani. Farklı olan sirke eminim ki yakışır sosa ancak mideme dokunduğundan domatesin asitinin yeteceğini düşünerek tarifime eklemedim. Sotelenmiş havuç rendesiyle de tatlı bir sos elde edeceğime inandım. Sonuçta en az ajvar sos kadar lezzetli bir sos elde ettim, çok mutluyum. Yalnız bu sosların kötü bir yanı var, insanı daha çok ekmek tüketmeye teşvik ediyor :) Hem lutenitsayı hem de ajvar sosu kahvaltılarda, makarnalarda, etin yanında ve dip sos olarak tüketebiliriz. Hatta bazı yorumlarda farklı bir lezzet elde etmek için İtalya'da pizza tabanında da kullanıldığını okudum, ki denemek için sabırsızlanıyorum 😋
Malzemeler :
☆ 1 kg patlıcan
☆ 1 kg kırmızı kapya biber
☆ 1 kg domates
☆ Yarım kg havuç
☆ 6 diş sarımsak
☆ 1 çay bardağı ayçiçek yağı
☆ Yarım çay bardağı zeytinyağı
☆ tuz, toz şeker, pul biber, karabiber
Yapılışı :
♤ Yıkanıp kurulanan patlıcan ve kırmızı biberler közlenir. Fırında közlemek için; yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizilen sebzeler kürdanla delindikten sonra, 200° fırında alt üst çevrilerek 40 dakika kadar pişirilir.
♤Közlenen sebzelerin kabukları kolay soyulabilsin diye kalın bir poşetin içine alınıp ağzı kapatılarak biraz bekletilir.
♤ Büyük bir tencerede ayçiçek yağı ısıtılıp küp küp doğranmış domatesler eklenir, suyunu çekene dek kaynamaya bırakılır.
♤ Havuçlar rendelendikten sonra başka bir kapta çok az yağla sotelenir. (Resim 3)
♤ Közlenmiş sebzeler elle dokunulabilir ısıya geldiğinde, kabukları soyulur, varsa içindeki çekirdekler çıkarılır, küçük küçük doğranır. (Resim 2)
♤ Kaynamakta olan domatesler suyunu çekince, soyulup ince kıyılmış sarımsaklar, sotelenmiş havuç rendesi, közlenmiş sebzeler, zeytinyağı, 1 tatlı kaşığı tuz, 1 yemek kaşığı toz şeker, 1 yemek kaşığı pulbiber ve 1 tatlı kaşığı toz karabiber eklenir. Baharatları damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz.
♤ 5 dakika kadar hep birlikte kaynadıktan sonra blender yardımıyla püre haline getirilir.
♤ 10 dakika kadar daha kaynatılır. Bu sırada ağzı mutlaka kapalı kalsın, püre puflayarak dışarı atlıyor yoksa :)
♤ Kışlık saklanacaksa, sos kısık ateşte kaynarken temiz ve kuru kavanoza konup, kaynatılmış temiz ve kuru kapakla sıkıca kapatılır. Elinizi yakmamaya dikkat edin. Beyaz havlu serili bir zemine ters çevrilerek, kapak aşağıda kalacak şekilde konur. Bu aşamada sos soğurken içindeki hava kapaktan çıkacak, konservelenmiş olacaktır. (Resim 4)
♤ Ertesi gün soğuyan kavanozlar kontrol edilerek konservenin tutup tutmadığı anlaşılır. Havluda leke ıslaklık varsa, veya kapağın ortası içe çökmemişse konserve tutmamış demektir, buzdolabına kaldırabilirsiniz. Tutmuş konservelerinizi güneş görmeyen serin ve kuru bir yerde 1 yıl boyunca saklayabilirsiniz. (Resim 1)
Afiyet olsun 😊
10 Ağustos 2015 Pazartesi
Ajvar sos
Ağustos böceği gibi koca yazı sadece yiyip içip gezerek geçirirsek kışın ne yer ne içeriz sonra 😮 Karınca gibi kenara köşeye bir şeyler koyalım ki yazdan, kışın önümüzden beri gelsin 😉 Sonra allah muhafaza, kış çok çetin geçse pazara markete çıkamasak naparız 😉 Bu felsefeyle kışa hazırlıklar yapmaya calışırım yıllardır. Ama itiraf ediyorum çok zahmetli işlere girişmiyorum. Bir keresinde tarhana yapmıştım, aman allahım bir hafta uğraştım durdum, sonra bir daha hiç kalkışmadım. Çok zahmetli, yapanların ellerini öperim, emeğe saygımdan pazarlık etmeden aldığım ender ürünlerdendir. En fazla 1 gün süren hazırlıkları tercih ediyorum. Biraz ondan biraz bundan mevsiminde taze taze ne varsa saklamaya çalışıyorum. Tabi saklama koşulları da tartışılıyor bir yandan ne kadar sağlıklı diye ama mevsimsiz yetişeni yemekten sağlıklıdır yine de diye düşünüyorum.
Bu yaz da ucundan kıyısından başlasam derken dün ilk çalışmalarımı tamamladım. Kabak çiçeklerimi zeytinyağlı içle doldurup dondurucuya koydum. Sonra da bu enfes sosu hazırladım en hızlısından, üstelik ilk kez, ama sonuç muhteşem. İlk denemeler genelde çok lezzetli olur ya bu da öyle oldu 😀 Kışa kadar kalır mı bilmiyorum, ilk yarım kavanoz bitmiş bu sabah kahvaltıda :) En çok da patlıcan yemeyen oğlum yemiş, tabi ki içinde patlıcan olduğunu bilmeden 😉😉😉 Unutmadan tarife geçiyorum;)
Malzemeler :
☆ 1 kg patlıcan
☆ 1 kg kırmızı kapya biber
☆ 1 kg domates
☆ 1 orta boy kuru soğan
☆ 6 diş sarımsak
☆ 1 çay bardağı ayçiçek yağı
☆ Yarım çay bardağı zeytinyağı
☆ tuz, toz şeker, pulbiber, karabiber
Yapılışı :
♤ Öncelikle hazırlığa 2 kg patlıcanla başlamıştım. Közleme sonrası soyunca çok çekirdekli olduğunu gördüm, neredeyse yarısını attım. Bu nedenle tarife 1 kg patlıcan yazdım.
♤ Yıkanıp kurulanan patlıcan ve kırmızı biberler közlenir. Yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizip kürdanla delikler açtım, 200° fırında alt üst çevirerek 40 dakika kadar pişirdim. Sonra kalın bir poşetin içine koyup ağzını sıkıca bağladım, böylece çok kolay soyuldular.
♤ Büyükçe bir tencerede ayçiçek yağı ısıtılıp, ince doğranmış kuru soğan ve sarımsak eklenir.
♤ Soğanlar altın rengine dönünce küp küp doğranmış domatesler eklenir. (Resim 2)
♤ Bu arada közlenmiş sebzeler elle dokunulabilir ısıya geldiğinde, kabukları soyulur, varsa içindeki çekirdekler çıkarılır, küçük doğranır.
♤ Domatesler suyunu cekene kadar kavrulunca közlenmiş sebzeler, zeytinyağı, 1 tatlı kaşığı tuz, 1 yemek kaşığı toz şeker, 1 yemek kaşığı pulbiber ve 1 tatlı kaşığı toz karabiber eklenir. Baharatları damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz. (Resim 3)
♤ 5 dakika kadar hep birlikte kaynadıktan sonra blender yardımıyla püre haline getirilir.
♤ 10 dakika kadar daha kaynatılır. Bu sırada ağzı mutlaka kapalı kalsın, püre puflayarak dışarı atlıyor yoksa :)
♤ Kışlık saklanacaksa, sos kısık ateşte kaynarken temiz ve kuru kavanoza konup, kaynatılmış temiz ve kuru kapakla kapatılır. Beyaz havlu serili bir zemine ters çevrilerek, kapak aşağıda kalacak şekilde konur. Bu aşamada sos soğurken içindeki hava kapaktan çıkacak, konservelenmiş olacaktır. (Işık nedeniyle resmini çekemedim dün gece, bugün de kaldırmış Hatice abla tuttu diye :( )
♤ Ertesi gün soğuyan kavanozlar kontrol edilerek konservenin tutup tutmadığı anlaşılır. Havluda leke ıslaklık varsa, veya kapağın ortası içe çökmemişse konserve tutmamış demektir, buzdolabına kaldırabilirsiniz. Tutmuş konservelerinizi serin ve kuru bir yerde 1 yıl boyunca saklayabilirsiniz.
Afiyet olsun 😊
4 Ağustos 2015 Salı
Otlu poğaça
Karadeniz tatilimizde eşimin yeğeni yaptı otlu poğaça. Müthiş bir koku ve aroma. Damat Muşlu, Muş'tan getirmişler otu. Orada çörek yapımında kullanılıyormuş. Yeğen poğaçada da denemiş, çok başarılı olmuş. Otun adını bilmiyorum (Resim 2), Muş'ta çörek otu deniyormuş, aldım ben de yeğenden, poğaça yaptım. Daha hamurunu yoğururken eşim mutfağa geldi, ne güzel bir koku bu diye :)
Malzemeler :
☆ 2 çay bardağı ılık süt
☆ 2 çay kaşığı toz instant maya
☆ 1,5 yemek kaşığı toz şeker
☆ 1 çay bardağı sıvıyağ
☆ 1 çay bardağı yoğurt
☆ 2 yemek kaşığı yoğurt kaymağı (katmasanız da olur, bende vardı ziyan olmasın diye kullandım)
☆ 1 silme yemek kaşığı tuz
☆ 1 tepeleme yemek kaşığı ot
☆ Aldığı kadar un (10-11 çay bardağı kadar kullandım)
Yapılışı :
♤ Ilık süte kuru maya ve toz şeker eklenerek iyice karıştırılır ve mayanın harekete geçmesi için 5-10 dakika dinlenmeye bırakılır.
♤ Sıvıyağ, yoğurt, kaymak, tuz ve kontrollü olarak un eklenerek iyice yoğurulur. Kıvamı kulak memesinden de yumuşak, biraz yapışkan olmalıdır. Üzeri örtülerek 1-2 saat mayalanmaya bırakılır. Aceleniz varsa kapalı fırında kaynar su buharında yarım saat kadar bekleterek de mayalandırabilirsiniz.
♤ Mayalanan hamurdan mandalina büyüklüğünde parçalar koparılarak elde yuvarlanır. Hamur ele yapışıyorsa az sıvıyağ ile elinizi ıslatabilirsiniz.
♤ Yuvarlanan hamurlar yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizilir ve oda ısısında 30-40 dakika tepsi mayasına bırakılır. (Resim 3 tepsi mayası öncesi, resim 4 sonrası)
♤ Tepside iyice mayalanan hamurun üzerine yumurta sarısı sürülür, istenirse susam, çörek otu, haşhaş da serpilebilir. Önceden ısıtılmış 180° fırında üzeri kızarana kadar yaklaşık 30 dakika pişirilir.
Afiyet olsun 😊
2 Ağustos 2015 Pazar
Kıymalı kabak çiçeği dolması
Biz bu kabak çiçeğini çok sevdik. Hafta sonu semt pazarımıza sabah erken gideriz, kahvaltıya taze köy yumurtası ve peynir almaya. Bu aralar mevsimiymiş, her gittiğimizde sabah erkenden toplanmış kabak çiçekleri de buluyoruz. Alıyoruz biz de kısmetimizmiş diye :) Şimdiye dek zeytinyağlısını yaptım iç pilavla doldurarak. Etlisi de yapılıyormuş meğer araştırdığım kadarıyla, bu kez de öyle denedim. Tarifler tüm malzemeyi çiğden öneriyor, ama çiçeğin narinliğinden tereddüt edip ön pişirme yaptım yine de iç harcına. Yoğurtla servis ettim, mükemmel bir öğün oldu 😋
Malzemeler :
☆ 30 adet sabah toplanmış kabak çiçeği
☆ 1 orta boy kuru soğan
☆ 1 çay bardağı pirinç
☆ 100 gr kıyma (kavrulmuş)
☆ 1 küçük domates
☆ 1 yemek kaşığı domates salçası
☆ 1 tatlı kaşığı biber salçası
☆ 1 tutam maydanoz
☆ zeytinyağı, tuz, karabiber, kimyon, su
Yapılışı :
♤ İnce doğranmış soğan sararana dek zeytinyağında kavrulur. Yıkanmış pirinç de eklenerek kavrulmaya devam edilir. Küp küp doğranmış domates, salçalar ve tuz eklenerek biraz daha kavrulduktan sonra 1 çay bardağı su eklenerek altı kısılır, demlenerek pişirilir.
♤ Kavrulmuş kıyma, ince doğranmış maydanoz, karabiber ve kimyon da eklenerek iyice karıştırılır. İç harç, biraz soğuması için kenara alınır.
♤ Kabak çiçeğininin dışındaki bıyıklar koparıldıktan ve içindeki taç çay kaşığı yardımıyla çıkarıldıktan (zorunlu değil taç kalsa da olur) sonra yıkanarak soğuk suya konur, biraz bekletildikten sonra suyun süzülmesi için baş aşağı şekilde süzgece alınır.
♤ Kabak çiçeği narince açılarak, yarısına kadar, yaklaşık 1-2 çay kaşığı iç harç konur. Yaprakları alta gelecek şekilde kapatılarak tencereye yerleştirilir. (Resim 2) Hem dolmaların yanmaması, hem de karamelize soğan aromasıyla daha da lezzetlenmesi için, her dolma yaptığımda tencerenin altını 1 büyük kuru soğanı yuvarlak dilimleyerek kaplarım.
♤ Tenceredeki dolmaların üzerine biraz zeytinyağı ve su gezdirildikten sonra (dolmaların yarısına kadar) kaynayana dek orta ateşte, kaynadıktan sonra kısık ateşte pişirilir.
♤ Sade veya sarımsaklı yoğurtla servis edilebilir. (Resim 1)
Afiyet olsun 😊
1 Ağustos 2015 Cumartesi
Boşnak böreği
Saraybosna gezimizde ailecek aşık olduğumuz bir tat boşnak böreği. Annemin ben küçükken yaptığı çarşaf böreğiyle aynı lezzet. Biraz araştırınca aynı şey olduğunu gördüm. Biraz zahmetli ama çok lezzetli. Bosna'da pişirme teknikleri de özel. Kapaklı büyük tepsiler, sacayağının üzerine konuyor. Altında ve üzerinde kor ve közle yavaş yavaş pişiriliyor. Kesinlikle çok çok lezzetli yerinde yediğimiz börekler, tam olarak aynı tadı tutturamıyorum tabi ki, ama yine de emeğe denemeye yemeye değer 😉
Malzemeler :
Hamuru için;
☆ 1,5 su bardağı ılık su
☆ 1 silme yemek kaşığı tuz
☆ 4-5 su bardağı un
İçi için;
☆ Arzunuza göre kıyma, patates, peynir, ıspanak (Kıymalı harcımı 1 kg kıyma, 2 orta boy kuru soğan, tuz ve karabiberle hazırladım. Yetmeyince 2 yufkaya beyaz peynir rendesi harcı hazırladım.)
Arası ve üzeri için;
☆ 150 gr tereyağ
Yapılışı :
♤ Hamuru için un, tuz ve ılık su karıştırılarak yumuşak bir kıvam olana dek iyice yoğurulur. Üzeri örtülerek dinlenmeye bırakılır.
♤ İç malzemesi hazırlanır. Kıyma kullanılacaksa, soğanla kavrulup tuzu ve karabiberi eklenip soğumaya bırakılır.
♤ Dinlenen hamur 8 eşit parçaya bölünüp yuvarlanır. Merdane yardımıyla tatlı tabağı büyüklüğünde yuvarlak açılır. Tabağa konur, üzerine eritilmiş tereyağ sürülür. Diğer hamurlar da açılıp üstüste konarak yağlanır. (Resim 3)
♤ Yağlanan hamurlar dinlendikten sonra alt üst çevrilerek ilk açılan hamur alınır. Yağlanan tezgaha veya temiz bir çarşafın üzerine konur, ortadan kenarlarına doğru çekilerek elle açılır. Olabildiğince ince açılarak büyütülmelidir. Yırtılmalar olabilir sorun değil. Gerekirse biraz daha yağlanabilir rahat açılabilsin diye. (Resim 4)
♤ İncecik açılan yufkanın kenarlarına iç malzeme konur, kuruysa biraz da eritilmiş tereyağ damlatılır. Karşılıklı 2 kenardan içeri doğru kıvrılır, ortada buluşulur. (Resim 5)
♤ Ortası bıçak yardımıyla boydan kesilerek 2 rulo börek elde edilir. Yağlanmış fırın tepsisine ister ortadan başlayarak yuvarlak (Resim 6), ister kenardan başlayarak kol böreği gibi (Resim 7) döşenir.
♤ Fırına vermeden önce, kalan tereyağ böreğin üzerine sürülür. (Resim 8) Hatta böreğin fırında kurumaması için, fırına sürmeden önce veya biraz piştikten sonra ayran gibi sulandırılmış yoğurt da sürülebilir. (Resim 2'deki yuvarlak tepsinin tamamını, dikdörtgen tepsininse bir kısmını yoğurtladım. Sadece dikdörtgen tepsinin üst tarafındaki peynirli kısmı yoğurtlamadım, renkten de anlaşılıyor.)
♤ Önceden ısıtılmış 180° fırında altı üstü iyice kızarana dek, yaklaşık 30-40 dakika pişirilir. Biraz dinlendirildikten sonra servis edilebilir.
Afiyet olsun 😊
Muzlu Manolya Puding
Bu hafta iş çıkışı servisle eve dönerken, şehirler arası yolculuğumun :) yarısında hissedebildim klimanın arızalı olmadığını aslında çalışıyor olduğunu :) O derece sıcak yani hava, klima soğutamıyor, sanki nefes alınmıyor :( Açlık hissedemiyorum bir türlü sanırım sıcaktan. Tek istediğim serin serin bir şeyler hazırlamak. Ne yapsam ne yapsam diye bakınırken o sosyal ağ benim, bu site senin, aradığımı buldum sonunda. Muzlu manolya puding :) Yapmaya alışık olduğum standart bir puding, ufak değişikliklerle henüz denemediğim ama pek bir övgü almış olan Cookshop tarifine dönüşüyor gibi gibi. İsmini nereden aldığını merak ederdim, onu da öğrendim, paylaşayım. New York'ta meşhur bir pastane Magnolia Bakery. Meşhur sütlü tatlısı da Banana Puding, muzlu puding (Resim 3). Resim 2'de pastanenin menüsü, sol alt köşesinde de yazıma konu pudingi görülebilir :) Tatlımız pastanenin adıyla özdeşleşmiş meğer, severim böyle başarıyı tebrik ederim. Bizdeyse Cookshop dahil etmiş menüsüne, oldukça da seviliyor okuduğum yorumlara göre.
Şimdi izninizle geçiyorum, biraz benden, biraz da ordan burdan kombinlediğim tarifime :) Daha sonra orjinale yakın tarifi denediğimde de paylaşırım ayrıca.
Malzemeler :
☆ 1 lt süt
☆ 1 su bardağı toz şeker
☆ 1 yumurta
☆ 2 yemek kaşığı un
☆ 2 yemek kaşığı nişasta
☆ 2 paket vanilya
☆ 1 küçük kutu süt kreması (200 ml)
☆ 1 muz
☆ 1 paket cici bebe bisküvisi
☆ Arzunuza göre biraz çekilmiş fındık
Yapılışı :
♤ Süt, şeker, yumurta, un ve nişasta tencereye konarak iyice çırpılır. Ateşe alınır, karıştırılarak pişirilir. Muhallebi kaynayıp koyulaştıktan sonra soğuması için 10 dakika kadar kenarda bekletilir.
♤ Muhallebi ılındıktan sonra vanilya ve krema da eklenerek iyice çırpılır. (Resim 4)
♤ Muz dilimlenir, bisküvi elde kırılır, findık rondoda çekilir. (Resim 5)
♤ Servis kuplarına sırasıyla bisküvi kırıkları ve çekilmiş fındık, muz dilimleri, puding, tekrar bisküvi kırıkları ve çekilmiş fındık, muz dilimleri ve puding konularak süslenir. Buzdolabında dinlendirilip aromaların birbirine karışması sağlandıktan sonra, servise hazırdır.
Afiyet olsun 😊